SAĞLIKLI BESLENMEYİ TAKINTI HALİNE GETİRMEK – ORTOREKSİYA NERVOZA NEDİR? | AYLİN ÇETİNOL

SAĞLIKLI BESLENMEYİ TAKINTI HALİNE GETİRMEK – ORTOREKSİYA NERVOZA NEDİR? | AYLİN ÇETİNOL

  ORTOREKSİYA KAVRAMI 

  Ortoreksiya ortos (doğru) ve orexis (iştah) kelimelerinden oluşur ve sağlıklı beslenme takıntısı anlamına gelir. Sağlıklı beslenme hevesi takıntı halini aldığında ortoreksiya ortaya çıkar. Ortoreksiya nervoza kişinin sadece sağlıklı besinler tüketmesine karşı olan saplantısıdır ve bu hastalık boyutundadır. Bir tür yeme bozukluğu olarak tanımlanabilir. Yeme bozukluğu, sağlığı tehdit edecek kadar yetersiz veya aşırı miktarda yeme faaliyeti ile oluşan düzensiz ve olumsuz beslenme alışkanlıklarına sahip olmaktır.

  Erkeklerde ve kadınlarda görülebilir ancak kadınlarda görülme sıklığı daha fazladır. Yeme bozukluğunun hem bedensel hem de psikolojik boyutu vardır. Bunların sonucunda kişi kendini olduğundan şişman bulabilir, çok kısıtlı besin alabilir ve bunun ardından kendini kusturma, laksatif kullanma, aşırı egzersiz yapma gibi faaliyetler gösterebilir. Ortorektik bireyin amacı kilo vermeye çalışmak değil saflığa ve mükemmelliğe ulaştığını hissetmektir. Tamamen doğal (organik), sağlıklı ve katkısız besinler bulup tüketmek için çaba gösterirler. Yapay renkler, koruyucu ajanlar, sağlıksız yağlar, genetiği değiştirilmiş maddeler, fazla şeker ve tuz içeren gıdalardan uzak dururlar. Kişiler zamanla kendi kuralları ile diyetlerini oluşturarak kendilerini kısıtlarlar. Kişiler bu diyeti hayatının temel hedefiymiş gibi görür ve diyetinde sapmalar olursa aşırı suçluluk duyma ve kendinden nefret etme gibi hislere kapılabilirler.

  BESİNLER VE ORTOREKSİYA İLİŞKİSİ 

  Ortoreksiya sağlıklı olma isteğinden ortaya çıktığından dolayı kişi bazı besinleri ve besin grubunu sürekli tüketiminde sağlıksız etki yaratabileceğinden tamamen hayatından çıkarabilir. Şeker, tuz, et ve süt ürünleri gibi öğelerin beslenmeden çıkartılması vitamin, mineral eksikliklerine veya hormonal bozukluklara yol açabilir. Ayrıca bu takıntıya sahip kişilerin büyük bir kısmı yediklerinin miktarını önemsemez ve sağlıklı olan gıdaları diledikleri kadar tüketebileceklerini düşünürler. Bulundukları ortamda arzu ettikleri sağlıklı gıdaları bulamadıklarında kendilerini aç bırakmayı tercih ederler ve bu sağlıklarına zarar verebilir. Bu tutumun uygulanması bireyde birçok besin alımı ihlali sonucunda anemi, hiponatremi, metabolik asidoz gibi hastalıkların ortaya çıkmasına sebep olabilir.

  Bunların dışında ortoreksiyalı birey, günün büyük bir çoğunluğunu ne yiyeceğini düşünerek geçirir. Tüketeceği besinler için aşırı takıntılı şekilde içerik sorgular ve bunun için fazla zaman harcar. Yiyecek hazırlanmasında kullanılan teknikler ve maddeler hakkında endişe duyar ve dışarda yemek yemekten rahatsız olabilir. Yemek konusundaki aşırı seçicilikten dolayı sosyal yaşamı da kısıtlanabilir. Bu kişilerin takıntılarını fark ettiklerinde psikolojik bir destek alması ve beslenme konusunda alanında uzman kişilere danışması önerilir.

 Sağlıklı beslenme; karbonhidrat, protein, yağ, vitamin, mineral ve diyet lifinin vücuda yeterli miktarda alınması temeline dayanır. Tek tip beslenmek veya bazı besin gruplarını tamamen beslenmemizden çıkarmak sağlık açısından bizleri olumsuz etkileyecektir. Sağlıklı beslenmek için tükettiğimiz her şeyin organik olması veya katkı maddesi içermemesi gerekmez ve her katkı maddesi sağlığa zararlı değildir. Ayrıca sadece organik besinler sağlıklı değildir. Bazı besin gruplarının patojenlerden ayrılması için işlem görmesi gerekir ve bu besini sağlıksız hale getirmez. Sağlıklı besin ve sağlıklı beslenme kavramlarını doğru şekilde öğrendiğimizden emin olduktan sonra beslenmemizi şekillendirmeliyiz.

  SAĞLIKLI GÜNLER DİLERİM 🙂

1 Yorum
  • Alev Bıtırak
    19 Mart 2021 Cevapla

    Yine çok güzel bir bilgilendirme yapmışsınız. Emeğinize sağlık…Tesekkurler…

Yorum Yazın