GÖZTEPE 2-1 MEDİPOL BAŞAKŞEHİR | MAÇ SONU ANALİZİ – SÜPER LİG 25. HAFTA

14.02.2021 GÖZTEPE 2-1 MEDİPOL BAŞAKŞEHİR | MAÇ SONU ANALİZİ – SÜPER LİG 25. HAFTA

  Muhtemelen çoğu kişi Galatasaray maçını izlemiştir. Fakat sahada futbol adına daha fazla olgunun olduğu bir maç oldu. Bugünkü yazılarımda futbol adına da bir şeyler yazmak istedim. Akıcı oyunun oynandığı ve güzel bir zeminin olduğu bu maçı sizler için yazdım. Herkese iyi okumalar 🙂

  TABULARINI ASLA YIKAMAYAN HOCA

  80’lerin sonu ve 90’ların ortasına kadar Türk futbolunun en gözde isimlerinden biri tartışmasız Aykut Kocaman’dı. Gerek 89′ Fenerbahçe’sindeki attığı 29 gol, gerekse de 96′ şampiyonluğundaki Trabzon maçında attığı gol ile tam bir “winner” oyuncuydu. Fakat Aykut Hoca takımdaki asla 1. adam olmadı. Oğuz-Aykut ikilisinin Aykut’uydu. Rıdvan-Oğuz-Aykut’un 3. adamıydı. Evet, çok büyük bir futbolcuydu fakat birinci adam değildi. Kimse kusura bakmasın fakat Fenerbahçe tarihinin en golcü futbolcusu olan biri bu kadar silik bir teknik adamlık profili sergilememeli bence. Takımları gol yemeden asla hücum edeceğini hatırlayamıyor maalesef. Döneminin en büyük golcüsünün takımlarının böyle bir imaja sahip olması ise gerçekten ilginç bir durum.

  Başakşehir’in maçlarını izleyen biri; hocasının kim olduğunu bilmese de bu takımın başında Aykut Hoca var der. Asla vazgeçmediği gereksiz yan paslar, köşe vuruşuna giden 2 futbolculu organizasyon ve tabii ki 4 ön liberolu sistem. Ndayishimiye ve Azubuike ikilisi yeni Topal-Josef olacak gibi. Ki yedeklerde de Topal ve Ciğerci ikilisi var ve  4 ön liberolu sistemi tamamlıyor hakikaten. Okan Buruk’un yüzüne bakmadığı ve bana göre C sınıfının bile altında bir oyuncu olan Hasan Ali’yi gelir gelmez 11’e alması da alışkanlıklarından kolay vazgeçemediğini bir kez daha gösteriyor. Artık teknik adamlığının olgunluk dönemini yaşayan Aykut Hoca, tabularını yıkmalı. Futboldan oynadığı dönemdeki gibi keyif almalı ve izleyenlerine de keyifli bir futbol izletmeli. Aykut Kocaman gibi karakterli ve iyi bir insana yakışan takım bu profilde olmalıdır. Aksi takdirde küçük takımların büyük hocası olmaya devam edecektir. Umarım kendini yenilemeyi başarır. Değerli bir futbol adamımız sonuçta.

  “OYNAYANLAR DEĞİL, ALKIŞLAYANLAR BÜYÜK” – ÜNAL KARAMAN

  18-19 sezonu Göztepe taraftarı maç sonunda genç oyuncular Yazıcı ve Ömür’ü alkışlamıştı. Bu jestin üzerine Ünal Hoca “oynayanlar değil, alkışlayanlar büyüktür.” diyerek bu güzel jeste bir o kadar güzel bir jestle karşılık vermişti. Kader bu iki grubu bu sezon bir araya getirdi. Galatasaray-Göztepe maçından sonra, çalışmayan bu kadar pro lisanslı hocamız varken neden lisanssız teknik adamlar tercih edilir diye bir serzenişte bulunmuştum. Ardından İzmir ekibi Ünal Hoca ile anlaşmıştı. Çok da doğru bir tercih olduğunu  görüyoruz.

  Ünal Hoca takımlarını kendi gibi bir takıma çeviriyor. Oyuncuyken güçlü ve dinamik bir oyuncu olan Karaman, takımlarını da bu şekilde dizayn ediyor. Göztepe, Beşiktaş maçı ile birlikte fiziksel olarak geliştiğini ve oyun olarak da gelişeceğinin sinyallerini vermişti. Fakat bir türlü sonuca ulaşamamışlardı. Bugün gerçekten İzmir’e yakışan bir takım vardı. Akıcı paslaşmalar, tempolu oyun ve kondisyonlu bir takım. Maç çok daha farklı bir şekilde sonuçlanabilirdi. Mert çok kritik kurtarışlar yaptı. Göztepe ekibi bugün oynadıkları fuutboldan da keyif almıştır eminim ki. Onlar için de kritik bir galibiyet oldu. Bana göre bu zihniyet ile devam ederlerse ligi çok daha üst sıralarda bitireceklerdir. Ülkemizin güzide şehirlerinden olan İzmir’in Avrupa arenasında temsil edilmesini çok isterim. Bu sezon olması, evet çok zor. Fakat bu yapı ile devam edilirse, neden olmasın 🙂 

GOLLER: (24) Soner, (53) Zulj P / GÖZTEPE

(59) Deniz Türüç / BAŞAKŞEHİR